Ana içeriğe atla

Gümüş takı sevenler işte Cassette...

Mağaza çalışanlarından biri yanıma gelip 'Ürünlere öyle bir itinayla bakıyorsunuz ki sanki hepsi paha biçilemez takılar gibi...' dedi. Bu ilginç olay Cassette markasının Bağdat Caddesi şubesinde başıma geldi. Canımın içi sevgili blogger arkadaşım Yeliz'in Keşifleri ile yaptığımız bir alışveriş keşfinde Yelizcim beni Cassette mağazasına götürdü. Her şey o kadar tarzıma uygundu ki aynen mağaza görevlisinin dediği gibi ürünleri ince ince inceledim.


Güneş gözlügü, çanta gibi ürünlerin de olduğu mağazada benim gözüm hep takılardaydı. Gümüş olmaları, tasarımları beni benden aldı. Bir süredir kafamda olan tarzda bir çok ürünü aynı yerde görünce tabii öyle bakarım. Bizim gittiğimiz sırada mağazada indirim vardı. Özellikle kasanın önündeki kutuda insanların çok da dikkat etmedikleri noktadan çıkan güzelliklere ise inanamazsınız. Eğer Cassette'ye uğrarsanız kasa önündeki bölüme göz atmadan mağazadan çıkmayın.

Cassette markasını bilmeyenler internet sitelerinden fikir edinebilir. Bence yolunuz İstanbul'da bulunan 3 şubeden birine düşerse internet yerine mağazaya uğrayın derim. Kaldı ki alışveriş ihtiyaçlarının çoğunu internetten alan biri olarak bunu ben söylüyorum.

Ayrıca markanın hayvan hakları adına bir hatırlatma yaptığı tatlı paketlerini gerçekten çok sevdim.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yeni bir akım: Sebastian ve Viyana Kahvesi

Instagram’da tanıtımını görür görmez gitme kararı aldığım Viyana Kahvesi’ne evet sonunda gittim ve herkesin çılgınlar gibi videosunu paylaştığı Sebastian’dan yedim. Ayrıntılara geçmeden önce çikolata delilerine özellikle sesleniyorum ‘mutlaka yemelisiniz’. Tek kelimeyle bayıldım ki pek cheescake insanı olmamamla birlikte temeli bir cheesecake olan San Sebastian tatlısının üzerinden akan muhteşem Belçika çikolatasıyla uyumu inanılmaz. Yanında bir adet çay içmenizi önerimim. ‘Neden kahve değil?’ derseniz açıklayacağım ama bana güvenin…  Çikolatalı Sebastian’ın   3 çeşidi mevcut. Bildiğimiz sütlü çikolatalı, bitter ve yeni keşif ruby… Ben bitter çikolatalı olanı tercih ettim. Kesinlikle çok beğendim. Aslında işletmedeki çikolatalı her şey bence harika…. Eşimin yediği Hezarfen tatlısından da baya bir miktar tattığım kadarıyla her iki tatlıda kullanılan çikolata oldukça lezzetli ve kaliteli. Biz tatlıların üzerine bir şey içmeyi tercih ettik. İlk kez mekana geldiğim için ka...

Yaz mevsiminin assolisti halhal

Bu yaz vazgeçemediğim aksesuar kesinlikle halhal… Aslında geçtiğimiz yaz uzun zaman sonra eski popüler günlerini yakalayan halhal bu yaz da kadınların vazgeçilmez aksesuarlarından biri... Konuyu her ne kadar halhaldan açmış olsam da Erer Gümüş’ten aldığım birkaç üründen bahsetmek istiyorum.    Bir süredir sarı renkli takılara takmış durumdayım. Ancak bir türlü o tatlı altın renginde gümüş takılar bulamamaktan müzdariptim. Bugüne kadar aldığım sarı renkli gümüş takı ne varsa ya iade ettim, ya da evde öylece durdu. Özellikle internetten alışveriş yapanlar bilir ki aldığınız harika görünümlü takı, size ulaştığında tam bir kabusa dönebilir.    Hatta bunlar tanıdık markalar olsa bile… Yapılan 'photoshop’larla ürün öyle tanınmaz haldedir ki, size ulaştığında başka bir şey görürsünüz.  B üyük hevesle ele alıp da açtığım paketten çıkan abartılı sarı tonlardaki takıları iade etmekten gerçekten bıkmıştım.  Gelen ürünler o kadar baskın bir sarı tonunda...

İstanbul'da kahve kokulu günler

Bundan 6 yıl önce İstanbul’da hem de KüçükÇiftlik Park’ta bir kahve festivali düzenleneceğini ilk duyduğumda inanamamıştım. Benim gibi kahve delileri için cennet gibi bir yer olmalıydı. Bu yıl ilk kez gitmeyi başardığım bu muhteşem etkinlik alanına daha yaklaşırken çocuk gibi heyecanlandım. Alana giriş yapar yapmaz ordan burdan esen kahve kokularından bahsetmeyeceğim bile… Uzun zamandır yüzü gülen bu kadar çok insanı bir arada görmemiştim.  Festivali en etkin kullanan marka kesinlikle Kurukahveci Mehmet Efendi idi. Daha içeri adımınızı atar atmaz küçük bir stand ile sizi karşılayan Mehmet Efendi katılımcılara bir Türk kahvesi fincanı ve beşli tek pişirimlik kahveden oluşan şık bir hediye sunuyor. Ardından konser alanının hemen önünde (bence alanın en işlek bölümü) iki katlı büyük bir kısım da Kurukahveci Mehmet Efendi’ye ayrılmış. Sıcak sıcak fincanda kahvenizi alıp, oturma alanında içebiliyorsanız. Tabii yer bulacak kadar şanslıysanız. Türk kahvesi demişken beni...