Gezginlerin, yeni yerler keşfetmek
için yanıp tutuşanların zaten bildiği ama henüz yolu Çeşme’ye düşmemiş olanların
asla ve asla görmeden dönmemesi gereken bir yer Altınkum Plajı… Ben açıkçası
tatil boyu hiç gitmediğim yerleri deneme yanılma yöntemiyle keşfetmeyi sevmeyen
biriyim. Asla bir, 'her şey dahil tatilcisi' de değilim. Ancak tatil günlerimi
sevdiğim lezzetlerin olacağı bir kahvaltıyla, bölgenin en iyi Türk kahvesi
yapan yeri neresiyse orada kahvemi yudumlayarak, günbatımını izleyerek, içine
kendimi bıraktığım an bana sonsuz bir özgürlük ve mutluluk hissi veren
denizinde yüzerek geçirmeyi seven biriyim. Gidilen yerde en popüler mekanlar, en
meşhur yemekler, tarihi yerler derken ordan oraya her kafadan bir sesin çıktığı
önerilerle tatil boyu hızlandırılmış keşif yapmayı tercih etmiyorum diyelim.
Çeşme’ye gitmeden önce internet ve
arkadaşlardan yaptığım araştırmalarla eşimle kendim için güzel bir liste
hazırlamıştım. Ancak gördüm ki o liste bizim listemiz değil. Ezberden herkesin
şunu yapın, şunu yiyin önerilerinden internette görmekten o kadar bıktım ki,
benim gibi tatil beklentisi olanlara en azından şimdilik Çeşme için küçük bir
yardımım dokunsun istedim. Dediğim gibi kahvaltı, kahve, deniz, huzur tatilde
sizin temel taşlarınızsa okumaya devam edin.
Öncelikle Çeşme’den kalkan minibüslerle 20 dakikada Altınkum Plajı’na ulaşıyorsunuz. Zaten son durak Altınkum. Minibüsten indiğiniz an yüzünüzü denize döndüğünüzde sağ tarafınız halk plajının olduğu alan. Sol tarafa doğru ise beachler sizi karşılıyor. Bölgede birkaç tane beach mevcut. Kişi başı giriş ücreti 45 lira ile 55 lira arasında değişiyor. Halk plajında ise fiyat 15 lira. Kalabalığa takılmam, bana fark etmez derseniz halk plajının fiyatı oldukça uygun… Tabii araçla gelenler kendi şemsiye ve sandalyelerini de getirebilir.

Öncelikle malum Çeşme özellikle
Alaçatı konaklama açısından fiyatları yüksek güzel tatil yerlerimizden… İşte bu
noktada ufak bir fikir verebilirim. Alaçatı’da konaklamak yerine Çeşme’de
konaklama artı kahvaltı veren küçük otelleri tercih edebilir, size kalan
parayla da gönlünüzce gezip tozabilirsiniz. En azından eşimle ben öyle yaptık. Konaklamayla ilgili minik tüyoları daha sonra
paylaşacağım. Ama önce Altınkum Plajı’ndan bahsedelim.
Benim gibi deniz tutkunlarının
mutlaka ama mutlaka görmesi gereken muhteşem saf güzellikte gerçekten de adını
sonuna kadar hak eden Altınkum Plajı… Su ve kumun uyumu öyle muhteşem ki işte böyle
güzel bir görüntü ortaya çıkıyor. Sadece bakmak bile mutluluk kaynağı…
Evet deniz çok ama çok temiz ancak
ona bu berrak görüntüyü veren aslında altındaki kumu. Açık renkli aşırı yumuşak
bu kumda çıplak ayakla yürümeye başladığım an aklıma Eti Puf geldi. Sanki büyük
Eti Pufların üzerine basıyor gibiydim.
Altınkum’a gidiş, ücretler vs...
Öncelikle Çeşme’den kalkan minibüslerle 20 dakikada Altınkum Plajı’na ulaşıyorsunuz. Zaten son durak Altınkum. Minibüsten indiğiniz an yüzünüzü denize döndüğünüzde sağ tarafınız halk plajının olduğu alan. Sol tarafa doğru ise beachler sizi karşılıyor. Bölgede birkaç tane beach mevcut. Kişi başı giriş ücreti 45 lira ile 55 lira arasında değişiyor. Halk plajında ise fiyat 15 lira. Kalabalığa takılmam, bana fark etmez derseniz halk plajının fiyatı oldukça uygun… Tabii araçla gelenler kendi şemsiye ve sandalyelerini de getirebilir.
Bizim tercihimiz ise Montana Beach
oldu. Tekrar Altınkum’a gitsem kesinlikle Montana’ya giderim. Diğer beachlerin aksine tüm gün yüksek müzik
yayını yapmaması, şezlongların aşırı
rahat oluşu, diğer şezlonglarla arada mesafe bulunması, yani insanların içiçe
oturmadığı bir alanda günü geçirmek gerçekten çok güzeldi. Benim gibi sizin
için de denizin sesini dinlemek, suyun içinde dayanılmayacak derecede üşüyene
kadar kalmak, kısaca deniz demek huzur demekse önerim Montana Beach… Üstelik
diğer beachlerden giriş ücreti 10 lira daha ucuz. Bunu da bir yere not edin derim.
Ön sıradan şezlong kiralamak isterseniz bir gün önceden rezervasyon yapmanızı öneririm.
Personel oldukça kibar ve ilgili. Ancak yemek fiyatları biraz yüksek.
Son olarak denizle ilgili birkaç
bilgi:
- Suyu serin. Hatta Akdeniz suyuna alışkın olanlar
için girmek ilk anda epey zor. Ben Ayvalıklı olduğum için bana eh işte
dedirtti. O gün deniz dalgalıysa tadını çıkarın çünkü suyun sıcaklığı iyi gününde
demek. Ancak deniz cam gibiyse üşümeye hazır olun.
-
Yüzerken mutlaka deniz gözlüklerinizi yanınıza
alın. Suyun içindeki balıkların ne kadar fazla olduğuna inanamayacaksınız. Hatta
10 saniye kadar kuma basılı durmanız yeterli. Anında çevrenizi sarıyorlar.
-
Eğer vaktiniz varsa güneşin son demlerine kadar
plajda kalın.
Yorumlar
Yorum Gönder